Rüyam çok katmanlıydı. Daha yeni ziyarete gittiğim Sena adlı arkadaşımın arkadaşları ile ahşap 3 katlı bir eve çıktığımı gördüm. Bu evde hep kızlar yaşıyorduk bunların arasında çocukluk arkadaşım Firuze de vardı. İlk olarak benim bir sınava girmem gerekiyordu ve bu sınav için arkadaşım Cansu ile staj yaptığım lüks şirkete gidiyorduk toplantı salonunun önünde bekliyordum . Daha sonra salondan Cansu yu aldatan eski sevgilisi Furkan çıkıyordu , kendi kendine diyordum ki herhalde torpille girdi . Sonra bunlar birbirlerine düşüyorlardı tekrar benim canım sıkılıyordu ve gidiyordum . Daha sonra ben sınava giriyordum sınav çok tuhaftı çocuklara bakabilmek gibi bir sınavdı, uzun boylu pek guzel pocahantas gibi esprituel hoş bir kızla sınava giriyordum. Kız gidiyordu ve cocuklarla hemen iletişime geçip gülüyordu çocuklar 12-14 yaşları arasındaydı. Ben çocukların yanına gittiğimde kendimde çocuk gibi hissediyordum boyumdan dolayı ama kendimi yorgun ve yaş almış hissediyordum. Kız çok keyifle olgunlaşmış bir şekilde ergen çocuklarla ilgileniyordu , ben ne yapacağımı bilmiyordum . Sınavın ikinci kısmında anneannem ve dedemle eski antik bir masada oturuyoruz bu sefer case study veya sınavın kalanını onlarla çözeceğim. Elimize TRT nin çizmiş olduğu eski karikatür dergisi arşivi gibi bir kitapçık veriliyordu , her sayfasında o dönemin gündemine dair karikatürler vardı. Ben bir kısmını anlıyordum bir kısmı dönem bilgim kısıtlı olduğu için anlayamiyordum. Dedemlerse her bir sayfasındaki çizilen eleştirilen olayı zaten çok iyi biliyorlardı. Içimden bu sınavın yaratıcılığını takdir ediyordum. Buradan çıktıktan sonra ahşap eski üç katlı evime geri dönüyordum, çok yorulmusum sadece yatmak istiyorum. Odama gidiyorum yatıyorum beyaz çarşaflar içine belimi boynumu bir seyler ısırıyor fırlıyorum birden. Yatakta böcekler var demek ki! Sonra çıkıyorum hole arkadaşlarımla bir araya geliyoruz diyorlarki evi böcek bastı. Nasıl yani diyorum , dünkü balkonda yediğimiz yemekler ve ziyafetten dolayı tüm evi böcek bastı. Düşünüyorum yemeği balkonda unuttularsa bile bu kadar olmaması gerekiyor sorun evin duvarlarında tahtalarındadır diye düşünüyorum. Aşağı iniyorum ikinci kata yüzlerce pire! Evi pireler basmış. Hemen yukarı çıkıyorum. Normalde bir tanesinden bile irkilir korkarım yüzlerce görünce bana bir dayanıklılık cesaret geliyor. E peki nd yapacağız diyorum. Yemekleri bitirip pireler ortamı terk edene kadar buradayız bir süre sonra zaten evi terk ederler diyorlar. Çok saçma bir vaat geliyor bu bana sorun zaten evin altyapısının kendisinde pirelerde yemeğini bitirip başka bir yere göç falan etmezler tersine kurulup daha fazla ürerler. Çok saçma geliyor ama kafamı sağlayıp o an aklıma bir çözüm gelmediği için onaylıyorum. Sonra evimiz haberler çıkıyor pireler bastığı için ama biz yine üçüncü kattayız aşağı inemiyoruz.
Bu rüyada birçok sembol ve tema bulunmakta. Rüya, sosyal ilişkiler, geçmişle yüzleşme, kimlik ve kişisel gelişim gibi konuları içerebilir. İşte bazı ana unsurların yorumları:
Ahşap Üç Katlı Ev: Rüyada ev, kişinin kendisini, içsel dünyasını ve geçmiş deneyimlerini yansıtır. Üç katlı bir ev, rüya sahibinin duygusal, zihinsel ve ruhsal durumunu temsil edebilir. Ahşap malzeme ise nostalji ve geçmişle olan bağlantıyı simgeler.
Sınav: Hayatta karşılaştığınız zorluklar ve bu zorluklarla başa çıkma yeteneğinizi temsil eder. Sınav, aynı zamanda kendinizi ispatlama, değerlilik ve yeterlilik hissi ile ilgili bir kaygı yaşıyor olabileceğinizi gösterir.
Arkadaşlar ve Sosyal Dinamikler: Rüyanızda arkadaşlarınız ve eski tanıdıklarınız yer alıyor. Bu, sosyal çevrenizle olan ilişkilerinizi, geçmişteki ilişkilerinizi yeniden değerlendirmenizi ve belki de bu ilişkilerden duyduğunuz rahatsızlıkları simgeliyor olabilir.
Çocuklar: Rüyada çocuklarla etkileşim, masumiyet, doğallık ve daha saf bir benlik deneyimi arayışınızı ifade edebilir. Ancak kendinizi yorgun ve yaşlı hissetmeniz, belki de içsel bir çatışma yaşıyor olduğunuzun veya geçmişe duyulan özlemin bir ifadesidir.
Böcekler ve Pireler: Bu tür semboller, genellikle rahatsız edici durumları veya yaşamınızdaki stres kaynaklarını sembolize eder. Böceklerin evde olması, hayatınızdaki bir durumu kabullenmekte zorlandığınızı veya kontrolün sizde olmadığını hissettiğinizi gösterebilir. Aynı zamanda, bazı şeyleri aşmaktan kaçma ya da sorunları çözme isteksizliğinizi yansıtıyor olabilir.
Geçmişle Yüzleşme: Özellikle eski aile üyelerinizle olan kısmı, geçmişle yüzleşmeyi, köklerinizi sorgulamayı ve geçmiş deneyimlerinize dair eğitici bir bakış açısını temsil edebilir.
Rüyanız, genel olarak içsel çatışmalar, sosyal ilişkiler, geçmişle yüzleşme ve yaşamınızdaki stres kaynaklarına dair derin düşünceleri temsil ediyor olabilir. Rüyanızı değerlendirirken, bu unsurları kendi yaşamınıza, duygularınıza ve mevcut durumlarınıza göre değerlendirmek önemli olacaktır.